Milli Eğitim’ in Okulların İhtiyaçları Karşısındaki Duyarsızlığı

Personel ve ekipman hususunda duyarsız kalan Milli Eğitim’ in il ve taşra yönetimi yüzünden okul yönetimlerive öğrenciler birçok sıkıntı yaşamaktadırlar. Mecburen okulların maddi olarak iyileştirilmesi konusunda yük, okul aile birliklerine dolayısıyla öğrenci velilerinin sırtına yıkılmak zorunda kalmaktadır. Bazı okullarda kış ayının yavaş yavaş yaklaştığı bu dönemde hala daha kaloriferleri yakacak sertifika sahibi hizmetliler ve işçiler bulunmamaktadır.

Bu ve bunun gibi duyarsızlıkların neticesinde oluşacak büyük bir facianın sonunda, aynen Soma’ daki gibi durumları yaşamamız içten bile değildir. Milli Eğitim’ e bağlı çoğu okullarda güvenlik görevlisi çalışmamakta okula elini kolunu sallayan herkes girmektedir. Hatta çoğunuzun şahit olduğu gibi öğrenciye ufak bir fiske vurduğundan darbedilen öğretmenler boy boy resimlerle gazatelere konu bile olmuştur. Öğrencilerin güvenliği açısından mutlaka okularda güvenlik görevlisi çalışmalıdır. Ayrıca okulun denetlenmesi için kamera sistemleri güçlü bir şekilde kurulmalı ve işletilmelidir. Okulların ihtiyaçları yerinde tespit edilmeli ve rapor edilmelidir. Bunun için çalışabilecek Milli Eğitim Müdürlüklerinde sayısız yetkili personel bulunmaktadır. Tutulan raporlar doğrultusunda üst yazılarla evrak kirliliği önlenmiş. zaman kaybının önüne geçilerek okulların ihtiyaçları daha hızlı karşılanmış olur. Neticede bürokratik sıkıntılar olmadan Milli Eğitim, butün ihtiyaçları kendi bünyesinde kolay ve hızlıca tespit edip gereğini yapabilir. Okul müdürlerinin okulun tamiratı ve eksiği konusunda Milli Eğitim’ e gönderdikleri yazıların çoğu sonuçsuz kalmaktadır. Milli Eğitim’ e ayrılan ödeneğin adil bir şekilde çarçur edilmeden okulların ihtiyaçlarının karşılanması için hizmete sunulması konusunda endişelerimiz var. Okulların ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda bazı hizmetlerde hassas olup hemencecik ihaleye vermeleri ve gereksinimi pahalıya karşılamaları gerçekten büyük bir israf. Okulları, okulun gerçek sahibi olan devlet ayakta tutmalıdır. Devlet vatandaşının, hatta çalıştırdığı ticaret yapmayan fiş ve fatura kesmeyen kendi çalışanından aldığı verginin hakkını vermelidir. Elbette bu sol ve solcu söylemler idarecilerin hoşuna gitmeyecektir. Ama biz doğruları söylemek ve dostoğru olmak konusunda Yüce Mevla’ ya ve okurlarımıza söz verdik.