Piyes-Skeç Örnekleri

Piyes ve skeç nedir? Piyes-Skeç Örneklerine geçmeden evvel Skeç, kısa oyuna verilen isimdir. Bu güne kadar tiyatro tarihinde birçok farklı oyunlarda üslup ve tarz olarak benimsenmiş bir yöntemdir. Skeçlerde bazen çok az karakter ile ayrı ayrı zamanlarda birçok sahne sergilenebilir. Skeçlerdeki en büyük fark çok kısa sürede bir oyunun anlatılmasıdır. Bir tiyatro oyunu saatler sürebilirken skeç için zamanı, saatler değil dakikalar( 1 – 10 dk ) ile ifade ederiz. Skeçler tarzına göre çok farklı şekillerde yazılabilir ve dile getirilebilir. Sanatla ve tiyatro kültürü ile ilgilenenler açısından en çok tanınan kabare olarak bir skecin yorumlanmasıdır. Bu durumda kabarenin anlamını bilmemiz gerekir. Güncel sorunları( memleket sorunları gibi) alaylı bir üslup ile son derece tığlayıcı, taşlayıcı bir şekile işleyip toplumu eleştiren tiyatro oyunu türüne kabare denir.

Piyes, iki yada daha fazla kişi ile oynanan tiyatro oyunudur. Genellikle kısıtlı bir zamanda, basit bir ortamda geçer. Bir olayı anlatır ve olayı aldığı esere sadık kalır. Tarihte Piyes-Skeç Tarihte Piyes-Skeç Örneklerine gözattığımızda ilk türk piyesinin Prof. Dr. Fahir İz’in Viyana’da bir kütüphanede denk geldiği ve Bağdat’ta geçen bir olayı anlatan Havadis-i Garibe-i Kefşer Ahmed yazılı piyestir. Ayrıca eski zamanlarda Fransızca, Almanca, İtalyanca dillerine tercüme edilmiş bir eserdir. Eserin tercümeleri de yine Viyana’daki kütüphanede bulunmaktadır. İtalyanca tercümesi 1809 yılında yapılmıştır. Türkiye’de Namık Kemal tarafından Vatan Yahut Silistre yazılmıştır. 1940’ta Necip Fazıl Kısakürek tarafından Sabırtaşı isimli piyes yazılmıştır. Yine Necip Fazıl Kısakürek tarafından yazılan Nam-ı Diğer Parmaksız Salih, Künye, Abdülhamid Han, Tohum önemli olan piyes örneklerindendir.

Piyes-Skeç Örneklerinde skeçlere baktığımızda, eğer tiyatronun bir parçası olarak düşünürsek tarihte çok eski çağlara gidebiliriz. Ancak sadece skeç adı altında düşünecek olursak, skeçler yakın tarimizde başlar. İngiltere’de Cambridge Footligts’ın sahne performanslarına, radyolarla Cambridge orkestrasına dönüşen şovlarla sahneye taşındı. Ayrıca o dönemde Monty Python’un uçan sirk gibi skeçleri önemli skeçlerdendir. Kısa bir skeç örneği Hasan : Hayrola Rüstem, üzgün görünüyorsun? Rüstem : Ben üzülmeyeyimde kim üzülsün Hasan? Tüm paramla bir at almıştım. Hasan: Eee ne oldu yoksa öldü mü ? Rüstem : Ölse teselli olacak bir yanı var, dün ahıra bir hırsız girip atımı çalmış. Hasan : Yapma ya, çok üzüldüm inşallah bulursun atını. Hadi sağlıcakla. Rüstem : Yolun açık olsun. Hırsız : Lanet hayvan yürüsene. Rüstem : Aman aman bu at benim atım. Hırsız : Yanlışın var , bu at benimdir. Rüstem : Söyle o halde hangi gözü kör bu atın? Hırsız : Tabiki de sol? Rüstem : Sol muu ? Hırsız : Pardon sağ diyecektim. Rüstem: Sen sadece hırsız değil aynı zamanda beceriksiz yalancısın. Bu atın iki gözü de sapasağlam. Ver atımı…